Yazar "Ulusoy, Ahmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 15 / 15
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe BEKÂRLIK VERGİSİ YERİNE MALİ TEŞVİK UYGULAMALARI(2020) Ulusoy, Ahmet; Atak, OkanSon zamanlarda bekârlık vergisi sıkça gündeme gelmektedir. Yetkililerin konuyla ilgili herhangi bir yasa teklifinin olmadığını beyan ettikleride bilinmektedir. Konunun gündemde yoğun yerbulmasına istinaden bekârlık vergisinin tarihselarka planını, ülke deneyimlerini ve olabilirliğinitartışan bu çalışma yapılmıştır. Geçmişte evliliğive çocuk sayısını artırmak için uygulamaya konulan bekârlık vergisi yerine, günümüzde özellikle gelişmiş ülkelerde nüfus artışı olmamasınedeniyle asgari geçim indirimi, çocuk yardımı,ücretli izin gibi teşviklerin uygulandığı görülmektedir. Türkiye için yapılması gereken de vergikonulması değil, evlenmeyi ve çocuk yapmayıteşvik edecek vergisel avantajların ve bazı maliteşviklerin getirilmesi olduğu düşünülmektedir.Öğe Developments in Taxation of Sukuk in the World and Suggestions for Turkey(Eskisehir Osmangazi Univ, Fac Education, 2018) Ulusoy, Ahmet; Ela, MehmetAs a niche instrument, sukuk has many obstacles about taxation. Because of the fact that sukuk contains many asset transfers, additional taxes can be levied and hence these additional taxes put sukuk at a disadvantage position as compared with conventional bonds. Several different countries whose aim is to overcome tax problems of sukuk have been making tax regulations about sukuk. There is no doubt, one of these countries is Turkey. But there are still several problems about taxation of sukuk in Turkey. One of these problems is that tax regulations in Turkey contain only ijara sukuk but not other sukuk types. While this problem hinders development of sukuk market in Turkey, solving the problem can provide many advantages for Turkey.Öğe Dünyada Sukukun Vergilendirilmesinde Yaşanan Gelişmeler ve Türkiye İçin Öneriler(Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 2018) Ulusoy, Ahmet; Ela, MehmetHenüz yeni bir enstrüman olan sukukun vergilendirilmesine ilişkin birçok problem yer almaktadır. Sukuk birçok varlık transferini bünyesinde barındırdığından, ek vergiler ortaya çıkabilmekte ve sukuk geleneksel tahvile karşı vergisel açıdan dezavantajlı bir konuma düşmektedir. Söz konusu vergi sorunlarını gidermeye çalışan birçok ülke ise sukuka yönelik vergisel düzenlemelerde bulunmaktadır. Vergisel düzenlemelerde bulunan ülkeler arasında şüphesiz Türkiye de yer almaktadır. Ancak Türkiye’de sukukun vergilendirilmesi konusunda birtakım problemler söz konusudur. Bu problemlerden en önemlisi ise Türkiye’deki vergisel düzenlemelerin sadece ijara sukuka (kira sertifikası) yönelik olmasıdır. Bu problem Türkiye’de sukuk piyasasının gelişimini engellerken, problemin çözülmesi Türkiye’ye birtakım avantajlar sağlayabilecektir.Öğe Dünyada Sukukun Vergilendirilmesinde Yaşanan Gelişmeler ve Türkiye İçin Öneriler(Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, 2018) Ulusoy, Ahmet; Ela, MehmetHenüz yeni bir enstrüman olan sukukun vergilendirilmesine ilişkin birçok problem yer almaktadır. Sukuk birçok varlık transferini bünyesinde barındırdığından, ek vergiler ortaya çıkabilmekte ve sukuk geleneksel tahvile karşı vergisel açıdan dezavantajlı bir konuma düşmektedir. Söz konusu vergi sorunlarını gidermeye çalışan birçok ülke ise sukuka yönelik vergisel düzenlemelerde bulunmaktadır. Vergisel düzenlemelerde bulunan ülkeler arasında şüphesiz Türkiye de yer almaktadır. Ancak Türkiye’de sukukun vergilendirilmesi konusunda birtakım problemler söz konusudur. Bu problemlerden en önemlisi ise Türkiye’deki vergisel düzenlemelerin sadece ijara sukuka (kira sertifikası) yönelik olmasıdır. Bu problem Türkiye’de sukuk piyasasının gelişimini engellerken, problemin çözülmesi Türkiye’ye birtakım avantajlar sağlayabilecektir.Öğe Dünyada Sukukun Vergilendirilmesinde Yaşanan Gelişmeler ve Türkiye İçin Öneriler(2018) Ulusoy, Ahmet; Ela, MehmetHenüz yeni bir enstrüman olan sukukun vergilendirilmesine ilişkin birçok problem yer almaktadır. Sukuk birçokvarlık transferini bünyesinde barındırdığından, ek vergilerortaya çıkabilmekte ve sukuk geleneksel tahvile karşı vergisel açıdan dezavantajlı bir konuma düşmektedir. Söz konusu vergi sorunlarını gidermeye çalışan birçok ülke isesukuka yönelik vergisel düzenlemelerde bulunmaktadır.Vergisel düzenlemelerde bulunan ülkeler arasında şüphesiz Türkiye de yer almaktadır. Ancak Türkiye’de sukukunvergilendirilmesi konusunda birtakım problemler söz konusudur. Bu problemlerden en önemlisi ise Türkiye’dekivergisel düzenlemelerin sadece ijara sukuka (kira sertifikası) yönelik olmasıdır. Bu problem Türkiye’de sukuk piyasasının gelişimini engellerken, problemin çözülmesiTürkiye’ye birtakım avantajlar sağlayabilecektir.Öğe Kredi Notu Eleştirilerini Test Eden Mekanizma: Cds Primleri(Abant İzzet Baysal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, 2017) Ulusoy, Ahmet1900’lü yıllardan itibaren özellikle yabancı yatırımcılara, ülke ekonomileri ve tahvil ihraç eden kurumlar hakkında temiz bilgi sunma amacıyla örgütlenen kredi derecelendirme kuruluşları 1980’lerden sonra daha da etkili bir yapıya bürünmüştür. Ancak derecelendirme kuruluşları fonksiyonlarını icra ederken barındırdıkları birtakım özelliklerden dolayı eleştirilerin odağı olmaya başlamışlardır. Eleştirilerin ana odağında bu kuruluşların en önemli ilkelerinden de biri olan tutarlılık yatmaktadır. Bu çalışmanın amacı kredi derecelendirme kuruluşlarına yöneltilen eleştirilerin haklılığını değerlendirmektir. Bu kapsamda CDS primleriyle kredi derecelendirme notları karşılaştırılarak bir yargıya varmaya çalışılmıştır.Öğe KREDİ NOTU ELEŞTİRİLERİNİ TEST EDEN MEKANİZMA: CDS PRİMLERİ(2017) Ulusoy, Ahmet; Yılmaz, Hikmet1900’lü yıllardan itibaren özellikle yabancı yatırımcılara, ülke ekonomileri ve tahvil ihraç eden kurumlarhakkında temiz bilgi sunma amacıyla örgütlenen kredi derecelendirme kuruluşları 1980’lerden sonradaha da etkili bir yapıya bürünmüştür. Ancak derecelendirme kuruluşları fonksiyonlarını icra ederkenbarındırdıkları birtakım özelliklerden dolayı eleştirilerin odağı olmaya başlamışlardır. Eleştirilerin anaodağında bu kuruluşların en önemli ilkelerinden de biri olan tutarlılık yatmaktadır. Bu çalışmanın amacıkredi derecelendirme kuruluşlarına yöneltilen eleştirilerin haklılığını değerlendirmektir. Bu kapsamdaCDS primleriyle kredi derecelendirme notları karşılaştırılarak bir yargıya varmaya çalışılmıştır.Öğe KÜRESEL FİNANSAL KRİZİN SUKUK PİYASASINA ETKİSİ(Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2018) Ulusoy, Ahmet; Ela, MehmetKüresel sukuk piyasası 2007’nin sonlarında etkisini göstermeye başlayan küresel finansal krize değin artan yatırımcı talebinin de katkısıyla oldukça hızlı büyümüştür. Ancak sukuk piyasası krizden son derece olumsuz etkilenmiş ve sukuk ihraçları 2008 yılında düşüş göstermiştir. Bu çalışmanın amacı sukuk ihraçlarındaki düşüşün sadece küresel finansal krizin değil aynı zamanda Accounting and Auditing Organization for Islamic Financial Institutions (AAOIFI)’nin açıklamalarının da bir sonucu olduğunu vurgulamaktır. Bu açıdan ele alınan çalışmada söylemsel bir dil kullanılmış ve elde edilen bulgular çeşitli tablo ve grafikler ile de desteklenmiştir.Öğe Özelleştirme, Türkiye’de Çay Sektörü Ve Çaykur Üzerine Bir Değerlendirme(Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2017) Ulusoy, Ahmet; Yılmaz, Hikmet1970'li yıllarda petrol şokları neticesinde Keynesyen politikaların yerini NeoKlasik iktisat politikalarına bırakmasıyla birlikte serbestleşme hamleleri ülkeler düzeyinde geniş çapta uygulanma imkanı bulmuştur. Nitekim Kamu İktisadi Teşebbüslerinden olan İktisadi Devlet Teşekkülleri de bu süreçte hızla özelleştirilme kapsamına alınmaya başlanmışlardır. Türkiye de, 1980 yılında ilan edilen 24 Ocak kararlarıyla birlikte bu serbestleşme akımına katılmış, özellikle 2003 yılından sonra önemli özelleştirme hamleleri gerçekleştirilmiştir. Çaykur'un özelleştirilmesi tartışmaları ise 24.11.1994 tarihli ve 4046 sayılı kanunla Çaykur'un Kamu İktisadi Kuruluşu başlıklı bölümden çıkarılarak, İktisadi Devlet Teşekkülü bölümüne alınmasıyla birlikte ortaya çıkmıştır. Bu çalışmanın amacı çay sektörünün Türkiye ve bölge ekonomisi açısından öneminin kavranarak Çaykur'un sektörde üstlendiği misyonun irdelenmesi, olası bir özelleştirme uygulaması durumunda sektörde ortaya çıkabilecek sorunların saptanması ve en uygun özelleştirme yönteminin tespitidirÖğe ÖZELLEŞTİRME, TÜRKİYE’DE ÇAY SEKTÖRÜ VE ÇAYKUR ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME(2017) Ulusoy, Ahmet; Yılmaz, Hikmet1970'li yıllarda petrol şokları neticesinde Keynesyen politikaların yerini NeoKlasik iktisat politikalarına bırakmasıyla birlikte serbestleşme hamleleri ülkeler düzeyinde geniş çapta uygulanma imkanı bulmuştur. Nitekim Kamu İktisadi Teşebbüslerinden olan İktisadi Devlet Teşekkülleri de bu süreçte hızla özelleştirilme kapsamına alınmaya başlanmışlardır. Türkiye de, 1980 yılında ilan edilen 24 Ocak kararlarıyla birlikte bu serbestleşme akımına katılmış, özellikle 2003 yılından sonra önemli özelleştirme hamleleri gerçekleştirilmiştir. Çaykur'un özelleştirilmesi tartışmaları ise 24.11.1994 tarihli ve 4046 sayılı kanunla Çaykur'un Kamu İktisadi Kuruluşu başlıklı bölümden çıkarılarak, İktisadi Devlet Teşekkülü bölümüne alınmasıyla birlikte ortaya çıkmıştır. Bu çalışmanın amacı çay sektörünün Türkiye ve bölge ekonomisi açısından öneminin kavranarak Çaykur'un sektörde üstlendiği misyonun irdelenmesi, olası bir özelleştirme uygulaması durumunda sektörde ortaya çıkabilecek sorunların saptanması ve en uygun özelleştirme yönteminin tespitidirÖğe Türk Bankacılık Sisteminde Dijitalleşme-Kârlılık Etkileşimi(Hacettepe Üniversitesi, 2022) Ulusoy, Ahmet; Demirel, SerkanDünyadaki gelişmelere paralel olarak Türk bankacılık sektörü hızla dijitalleşmektedir. Dijitalleşmenin sürdürülebilirliği ancak kârlılığın sağlanmasıyla mümkün olabilir. Bu sebeple bu çalışmada dijitalleşmenin bankaların aktif kârlılığı üzerindeki etkisi incelenmiştir. Dijital bankacılık müşteri memnuniyeti ve sadakatinin artmasına, işlem maliyetinin azalmasına ve bankaların kâr etmesine katkı sağlayarak kazanç artışına neden olmaktadır. Bu çalışmada 2008-2020 dönemi, çeyrek dönemlik veriler kullanılarak dijitalleşme ve kârlılık ilişkisi araştırılmıştır. Çalışmadan elde edilen sonuçlar dijitalleşme ve kârlılık arasında pozitif bir ilişkinin varlığını ortaya koymaktadır. Ayrıca çalışmadan elde edilen sonuçlar, hem mobil ve internet bankacılık kullanan müşteri sayısının hem de mobil bankacılık ve internet bankacılığı aracılığıyla yapılan işlem hacimlerinin aktif kârlılık üzerinde pozitif bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Bu durumun yanı sıra internet bankacılığı aracılıyla yapılan işlem hacmi büyüklüğünün bankaların aktif kârlılığı üzerinde etkili olan en önemli faktör olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca mobil bankacılık işlem hacminin kârlılık üzerindeki etkisinin internet bankacılığı işlem hacminin kârlılık üzerindeki etkisine göre daha düşük bir seviyede kaldığı bulunmuştur. Çalışma kapsamında elde edilen bir diğer sonuç ise mobil bankacılık müşteri sayısındaki artışın, internet bankacılığı müşteri sayısındaki artışa göre kârlılık üzerinde yaklaşık iki katlık bir etkiye sahip olduğudur.Öğe TÜRKİYE’DE 1990 SONRASI FİNANSAL KRİZLERİN DIŞ BORÇLARLA İLİŞKİSİNİN ANALİZİ(2018) Ulusoy, Ahmet; Dibo, MeteÇok sayıda gelişmekte olan ülkede ve Türkiye’de yaşanan finansal krizlerin en önemli nedenlerinden biri olarak aşırı boyutlara ulaşan dış borçlanma gösterilmektedir. Çünkü gelişmekte olan ülkelerdeçok sık başvurulan bir finansman kaynağı olan dış borçlar, genellikle etkin-verimli kullanılmadığından,makroekonomik dengeleri olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle birçok ülkede dış borçlanma finansalkrizlerin temel nedeni olarak gösterilmekte ve bilimsel çalışmalara konu edilmektedir. İlgili bağlamdaTürkiye’de yaşanan krizlerde de dış borçlanmanın önemli etkisi olduğu düşünülmüş ve bu etkiyi testetmek üzere dış borçlanmaya ilişkin bazı temel değişkenler dikkate alınarak lojistik regresyon analizigerçekleştirilmiştir. Sonuçlar, Dış Borç Stoku/GSYH oranı ve Merkez Bankası Rezervleri/Kısa VadeliDış Borçlar Oranı ile ülkemizde yaşanan krizler arasında anlamlı bir ilişkinin varlığını göstermiştir.Öğe Türkiye’de 1990 Sonrası Finansal Krizlerin Dış Borçlarla İlişkisinin Analizi(Karadeniz Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2018) Ulusoy, Ahmet; Dibo, MeteÇok sayıda gelişmekte olan ülkede ve Türkiye’de yaşanan finansal krizlerin en önemli nedenlerinden biri olarak aşırı boyutlara ulaşan dış borçlanma gösterilmektedir. Çünkü gelişmekte olan ülkelerde çok sık başvurulan bir finansman kaynağı olan dış borçlar, genellikle etkin-verimli kullanılmadığından, makroekonomik dengeleri olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle birçok ülkede dış borçlanma finansal krizlerin temel nedeni olarak gösterilmekte ve bilimsel çalışmalara konu edilmektedir. İlgili bağlamda Türkiye’de yaşanan krizlerde de dış borçlanmanın önemli etkisi olduğu düşünülmüş ve bu etkiyi test etmek üzere dış borçlanmaya ilişkin bazı temel değişkenler dikkate alınarak lojistik regresyon analizi gerçekleştirilmiştir. Sonuçlar, Dış Borç Stoku/GSYH oranı ve Merkez Bankası Rezervleri/Kısa Vadeli Dış Borçlar Oranı ile ülkemizde yaşanan krizler arasında anlamlı bir ilişkinin varlığını göstermiştir.Öğe Türkiye’de Mali Demokrasi: 2010-2019 Dönemi İçin Bir İnceleme(Uşak Üniversitesi, 2021) Ulusoy, Ahmet; Ela, MehmetZorunlu kamu harcamalarını karşıladıktan sonra geriye kalan vergi gelirlerinin toplam vergi gelirlerine yüzdesini ölçen mali demokrasi indeksi, zorunlu harcamalar karşısında bütçe üzerindeki kontrolü, mali alanı ve hareket kabiliyetini yansıtmaktadır. Mali demokrasi indeksindeki artış kamunun mali manevra kabiliyetini arttırırken, konjonktüre göre daha hızlı ayarlama yapabileceğini göstermektedir. Ayrıca, mali demokrasi indeksindeki artış, vatandaşların kamu harcamaları konusunda daha çok söz sahibi ve bütçenin katılığının sınırlı olduğunu vurgulamaktadır. Geçmiş politika yapıcıların mali kararları zamanla vergi gelirlerini ve kamu harcamalarının katılığını etkilemiş ve birtakım harcamalar zorunlu hale gelmiştir. Benzer şekilde Türkiye’de de vergi gelirleri geçmiş dönem politikalarından etkilenirken bazı harcamaların yapılması zorunlu (katı) hale gelmiştir. Zorunlu harcamalardaki artış ise mali alanı daraltmakta ve bütçenin esnekliğini düşürmektedir. Bununla beraber, çalışmanın sonuçlarına göre Türkiye’de mali demokrasi indeksi pozitiftir. Yani, iradi harcamalar (mali alan) son yıllarda artmaktadır.Öğe TÜRKİYE’DE MALİ DİSİPLİN POLİTİKALARININ EKONOMİK PERFORMANSA ETKİSİ: 1990-2015 DÖNEMSEL BİR ANALİZ(2021) Şahingöz, Burak; Ulusoy, AhmetÇalışmada, 1990-2015 yılları arasında Türkiye'de mali disiplin dönemlerinin belirlenmesi ve maliye politikalarının ekonomik etkilerinin analiz edilmesi amaçlanmıştır. Literatürde mali disiplin dönemleri, yapısal faiz dışı denge oranının yıllar itibariyle değişimi anlamında kullanılan mali etkinin büyüklüğü esas alınarak belirlenmektedir. Araştırmada mali etkinin büyüklüğü dikkate alınarak mali disiplin dönemleri belirlenmiştir. Mali disiplin dönemlerinin ekonomik etkilerini analiz etmek amacıyla ortalama analiz yöntemi kullanılmıştır. Bulgular, 2001 yılı öncesinde tespit edilen mali disiplin dönemlerinde daraltıcı, 2001 yılı sonrası tespit edilen mali disiplin dönemlerinde ise genişletici yönde etkilerin olduğunu göstermektedir.Anahtar Kelimeler: Mali Disiplin, Yapısal Faiz Dışı Denge, Mali Duruş, Mali Etki.