Yazar "Çolak, Hilal" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 8 / 8
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Bir içme suyu dolum tesisinde kullanılan geri dönüşümlü damacanalarda fiziksel kirlilikler ve mikrobiyolojik kalitenin incelenmesi(2013) Çolak, Hilal; Çetin, Ömer; Hampıkyan, Hamparsun; Akhan, Meryem; Bingöl, Enver Barış; Turgay, Sümeyre İpekBu araştırma, bir içme suyu dolum tesisinde kullanılan, o işletmeye ait geri dönüşümlü damacanaların içerdiği fiziksel kirliliklerin ve mikrobiyolojik kalitenin belirlenmesi için planlanmıştır. Bu amaçla, düzenli olarak ilkbahar ve yaz ayları (Mart-Ağustos 2009) boyunca haftada bir kere işletmeye gidilerek alınan toplam 388 adet geri dönüşümlü 19 litrelik polikarbon damacana örneği incelenmiştir. Tüm damacana örnekleri fiziksel olarak muayene edildikten sonra, kir olan damacanalardan alınan örnekler toplam aerob mezofil bakteri sayısı yönünden analiz edilmiştir. Ayrıca tüm damacana örnekleri toplam aerob mezofil bakteri, Escherichia coli, Staphylococcus aureus ve koliform grubu bakteri sayısı yönünden incelenmiştir. Buna göre, damacanaların 77 (%19,84) tanesinde fiziksel kirlilik tespit edilmiş olup, 91 (%23,45) tanesinde koliform grubu bakteri, 8 (%2,06) tanesinde E. coli ve 37 (%9,53) tanesinde S. aureus tespit edilmiştir. Sonuç olarak, içme suyu doldurularak piyasaya tekrardan verilecek damacanaların içermiş oldukları fiziksel kirliliklerin belirli oranda damacanaların mikroorganizma seviyelerini yükselttiği ve temizlik-dezenfeksiyon işleminin etkinliğini negatif yönde etkilediği; tüketime sunulan içme sularının hijyenik kalitesinin damacana temizliği ile yakından ilgili olduğu ve suların en önemli kontaminasyon kaynaklarından birinin geri dönüşümlü polikarbon damacanalar olduğu bulunmuştur.Öğe Characterisation And Antibiotic Susceptibility Profile Of Clostridioides (Clostridium) Difficile İsolated From Chicken Carcasses(Sciendo, 2020) Hampikyan, Hamparsun; Bingöl, Enver Barış; Muratoğlu, Karlo; Akkaya, Esra; Çetin, Ömer; Çolak, HilalIntroduction: Clostridioides (Clostridium) difficile is a Gram+, anaerobic, spore-forming, rod-shaped bacterium that can produce toxins, and it is mainly because its virulence is attributed. The objective of this study was to evaluate the presence of C. difficile and hyper virulent ribotypes in chicken carcasses and the antibiotic susceptibility of isolated strains. Material and Methods: C. difficile was isolated from chicken carcasses by microbiological methods, its ribotypes were identified by means of PCR, the toxin production ability was defined by ELISA, and the susceptibility of the isolates to selected antibiotics was determined by minimum inhibitory concentration evaluator strips. Results: The bacterium was isolated from 69 out of 185 (37.3%) examined chicken carcass samples, and six out of the 69 (8.7%) isolates were identified as ribotype 027. All isolates were susceptible to amoxicillin-clavulanic acid (100.0%), vancomycin (97.1%), metronidazole (88.4%), and tetracycline (95.7%), whereas they were resistant to cefotaxime (97.1%) and imipenem (89.9%). Conclusion: The results of this study demonstrate the presence of toxigenic C. difficile isolates such as ribotype 027 (one of the most common causes of C. difficile infection in humans) in chicken carcasses. Although there is no case for stating that C. difficile is a food-borne pathogen, the presence of C. difficile in chicken may be considered to be a potential risk to consumers.Öğe Detection, Characterization and Antibiotic Susceptibility of Clostridioides (Clostridium) difficile in Meat Products(Korean Society for Food Science of Animal Resources, 2020) Hampikyan, Hamparsun; Muratoğlu, Karlo; Akkaya, Esra; Bingöl, Enver Barış; Çetin, Ömer; Çolak, HilalClostridioides (Clostridium) difficile is a Gram (+), anaerobic, spore forming, rod shaped bacterium that can produce toxin. The objective of this study is to reveal the presence of C. difficile in meat products, to analyze the ribotype diversity by PCR and to evaluate the antibiotic susceptibility of isolated strains. The organism was isolated in 22 out of 319 (6.9%) examined meat product samples and 9 out of 22 (40.9%) isolates were identified as RT027 and all isolates had the ability of toxin production. In terms of antibiotic susceptibility, all isolates were susceptive to amoxicillin-clavulanic acid, tetracycline and vancomycin and 21 (95.4%) isolates to metronidazole. On the other hand, imipenem and cefotaxim resistance was observed in all. In conclusion, the results of this comprehensive study conducted in Turkey deduced the presence of C. difficile in different meat products. Therefore, these products can be evaluated as a potential contamination source of C. difficile from animals to humans especially for elders, youngsters, long terms wide spectrum antibiotic used and immuno-suppressed individuals.Öğe İstanbul’ da satışa sunulan keklerde yer fıstığı kalıntısının araştırılması(2021) Hampikyan, Hamparsun; Çetin, Ayşe Seray; Çolak, HilalYer fıstığı, gıda alerjenleri içerisinde en tehlikeli olanıdır. Dolayısıyla gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde ölümcül gıda kaynaklı anafilaksinin en yaygın nedenidir. Yer fıstığı alerjisine sahip bireyler, yer fıstığı ile kontamine olan hammadde kullanımı, işleme sırasında çapraz bulaşma, ortak kullanılan ekipmanlardan kasıtsız alerjen taşınması, kasten katılma veya etiketleme kurallarına uyulmaması gibi durumlarda yer fıstığına maruz kalma tehlikesiyle karşı karşıyadırlar.Bu çalışmada hem yer fıstığına alerjisi olan tüketici bireyleri hem de gıda üreticilerini bilinçlendirmek ve uyarmak adına İstanbul piyasasındaki keklerde ELISA ile yer fıstığı kalıntısı arandı. Bu amaçla etiketinde yer fıstığı içermediği bildirilen 42 adet ambalajlı kek ve satıcı tarafından yer fıstığı içermediği beyan edilen 42 adet ambalajsız açık kek olmak üzere toplamda 84 adet kek örneği toplandı. Çalışmanın sonucunda ambalajlı kek örneklerinin sadece 1 adedinde (%2,4) 6,15 ppm; ambalajsız kek örneklerinin ise 6 adedinde (%14) 2,5 ppm ile 20 ppm miktarları arasında ve 10 adedinde de (23,8) 20 ppm’den daha fazla miktarda yer fıstığı kalıntısı taşıdığı tespit edildi. Ambalajlı ve ambalajsız olarak satışa sunulan kek örneklerinin değişik miktarlarda yer fıstığı kalıntısı içermesinin Türk Gıda Kodeksi kriterlerine uygun olmadığı ve bundan dolayı da halk sağlığını tehdit edebileceği kanaatine varıldı.Öğe Kasaplık Hayvan ve Kanatlı Karkaslarında Clostridium difficile Varlığının Kültürel ve Moleküler Yöntemlerle Tespiti ve Antibiyotik Dirençlilik Profilinin Belirlenmesi(2016) Bingöl, Enver Barış; Çetin, Ömer; Çolak, Hilal; Muratoğlu, Karlo; Hampıkyan, HamparsunClostridium difficile, gram (+), anaerob, sporlu, çomak şeklinde bir bakteri olup özellikle hastane kaynaklı olan etken, uzun süreli antibiyotik kullanımı sonucunda psödomembranoz kolit, toksik megakolon, intestinal perforasyon ve diareye sebep olmaktadır. Bakterinin virülansı sahip olduğu toksinlerden (enterotoksin ve sitotoksin) kaynaklanmaktadır. Etken hastanelerden başka toprakta, suda, su ürünlerinde, kasaplık hayvanlarda ve kanatlılarda tespit edilmiştir. Bu gıdalar, C. difficile için potansiyel yeni rezervuarlar olarak tanımlanmakta ve bu gıdaların tüketimi sonucu insanlarda bahsedilen hastalık tablolarının şekillenmesine sebebiyet vermektedir. Özellikle son yıllarda insanlardan izole edilen C.difficile suşlarının besi hayvanlarında da saptanması bu etkenin halk sağlığı yönünden ciddi bir risk oluşturabileceği kaygısını doğurmuştur. Bu bilgiler doğrultusunda, bu projede kasaplık ve kanatlı hayvan karkaslarına ait örneklerde C. difficile varlığı araştırılarak, kültürel ve moleküler yöntemlerle tespit edilmiş olan C. difficile varlığının antibiyotik duyarlılık profilinin belirlenmesi hedeflenmiştir. Bu doğrultuda, kasaplık büyükbaş, küçükbaş ve kanatlı karkaslarından alınan numunelerde klasik kültürel yöntemlerle etken tespiti yapılmış, şüpheli bulunan koloniler moleküler teknikler kullanılarak doğrulanmıştır. Bu doğrulama sonucunda, C. difficile olduğu belirlenen kolonilerin toksin oluşturma kabiliyetleri saptanarak, antibiyotik duyarlılık testleri ile etkenin çeşitli antibiyotiklere karşı olan duyarlılığı tespit edilmiştir. Bu amaçla, 247 adet büyükbaş, 308 adet küçükbaş ve 185 adet kanatlı karkası olmak üzere toplam 740 adet örnek incelenmiştir. İncelenen bu örneklerden 83 (%33,6) adet büyükbaş, 78 (%25,3) adet küçükbaş ve 69 (%37,3) adet kanatlı karkasından etken izole edilmiş olup, toplamda 230 (%31,1) adet karkas örneği C. difficile pozitif olarak tespit edilmiştir. Elde edilen C.difficile izolatlarının antibiyotik duyarlılıkları değerlendirildiğinde, genel olarak etkenin başta amokisilin-klavulanik aside (%99,1), vankomisine (%97,0) ve tetrasikline (%97,0) oldukça duyarlı olduğu, buna karşın sefotaksime (%97,4) ve imipeneme (%87,8) ise direnç gösterdiği tespit edilmiştir. Bu çalışma, ülkemizdeki kasaplık ve kanatlı hayvanlarda C.difficile varlığı ile ilgili mevcut durumun ortaya konması ve dünya literatürüne bilgi sağlanması anlamında ilk detaylı çalışmadır. C.difficile suşlarının büyükbaş ve küçükbaş kasaplık hayvan karkaslarından izole edilmesi, bu hayvanların ve dolayısıyla bunlardan elde edilen hayvansal kökenli gıdaların C.difficile için potansiyel yeni bir rezervuar olabileceğini düşündürmektedir.Öğe Perakende olarak satışa sunulan bebek mamalarında benzo(a)piren varlığı(2013) Bingöl, Enver Barış; Çolak, Hilal; Çetin, Ömer; Hampıkyan, Hamparsun; Akhan, MeryemPolisiklik aromatik hidrokarbon (PAH)lar, gıda ve çevre kontaminantları arasında yer alan, iki veya daha fazla aromatik halka içeren organik bileşikler içerisinde geniş bir gruptur. PAHlar, çevrede oldukça yaygın olarak bulunurlar ve bu bileşiklerin bazılarının karsinojenik ve mutajenik özellikleri kanıtlanmıştır. Bu bileşiklerden benzo(a)piren, en iyi bilinen PAH bileşiği olup, gıdalarda benzo(a)piren varlığı, karsinojenik PAH seviyeleri açısından iyi bir belirteç olarak kabul edilmektedir. Bu çalışma, İstanbulda satışa sunulan bebek mamalarında benzo(a)piren mevcudiyetini araştırmak ve elde edilen sonuçları Türk Gıda Kodeksine göre değerlendirerek sağlık açısından risk taşıyıp taşımadığını belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Bu amaçla, İstanbuldaki çeşitli marketlerden temin edilen toplam 88 adet bebek maması (33 adet bebek formülü, 29 adet devam formülü, 26 adet bebek ve küçük çocuk ek gıdası) HPLC aracılığıyla benzo(a)piren mevcudiyeti açısından analiz edilmiştir. Bebek maması örneklerinin 51inde (%58,0) benzo(a)piren tespit edilemezken; 37 adet (%42,0) örnekte ise 0,05-0,81 ?g/kg arasında değişen seviyelerde saptanmıştır. Örneklerde tespit edilen ortalama benzo(a)piren miktarları, bebek formüllerinde 0,14 ?g/kg,devam formüllerinde 0,24 ?g/kg ve bebek ve küçük çocuk ek gıdalarında ise 0,39 ?g/kg olarak saptanmıştır. Elde edilen bulgulara göre, analiz edilen örneklerdeki benzo(a)piren seviyelerinin Türk Gıda Kodeksinde bildirilen limit değerin (1,0 ?g/kg) altında olduğu belirlenmiştir. Örneklerdeki benzo(a)piren miktarlarının yasal limitlere uygun olması tüketici sağlığı açısından olumlu bulunmuştur.Öğe Presence of enterotoxin and verotoxin in Turkish cheeses sold in İstanbul(2012) Bingöl, Enver Barış; Çetin, Ömer; Hampikyan, Hamparsun; Çolak, HilalThe present study was conducted to determine the presence of enterotoxin and verotoxin levels in Turkish cheeses sold in retail stores in İstanbul, Turkey. For this purpose, 150 cheese samples (25 pieces of each: white pickled cheese, tulum cheese, mihaliç cheese, hellim cheese, örgü cheese, and civil cheese) were analyzed microbiologically for Staphylococcus aureus, Escherichia coli, and E. coli O157:H7, and the presence of the toxins was identified using an ELISA test (RIDASCREEN® Set A, B, C, D, E and Verotoxin). Of the examined samples, 40 (26.66%) were positive for S. aureus and 55 (36.66%) were positive for E. coli, whereas E. coli O157 was isolated in 3 of these cheeses but no E. coli O157:H7 was found. However, enterotoxins and verotoxins were detected in 25 and in 3 of the cheeses, respectively. As a result, it was concluded that even though the level of microorganisms in the cheese was not sufficient to cause disease, the presence of toxins could be considered a potential risk for public health.Öğe Tüketime sunulan bazı hazır yemeklerin mikrobiyolojik kalitelerinin incelenmesi(2007) Çolak, Hilal; Hampıkyan, Hamparsun; Ulusoy, Beyza Hatice; Muratoğlu, Karlo; Bingöl, Enver BarışBu çalışma, sıcak olarak tüketime sunulan çeşitli hazır yemeklerin mikrobiyolojik kalitesini araştırmak ve bu gıdaların halk sağlığı açısından risk değerlendirmesini yapmak amacıyla planlanmıştır. Bu amaçla, İstanbul'da çeşitli lokantalarda tüketime sunulan 60 adet çorba (12 adet domates, 16 adet mercimek, 10 adet kremalı mantar, 12 adet tavuk, 10 adet işkembe çorbası) ve 92 adet hazır yemek (25 adet etli yemek, 15 adet etsiz sebze yemeği, 20 adet pilav, 15 adet makarna, 17 adet patates püresi) olmak üzere toplam 152 adet örnek, koliformlar, E.coli, koagülaz (+) S.aureus, sülfit indirgeyen anaeroplar ve Salmonella spp. yönünden analize alınmıştır. Pilav, makarna ve patates püresi örneklerine aynı zamanda B.cereus analizi de yapılmıştır. Analiz sonuçlarına göre, toplam 60 adet çorba ve 92 adet yemek örneğinin sırasıyla 14'ünde (%23,3) ve 28'inde (%30,4) koliformlar (102-105 kob/g), 3'ünde (%5) ve 11'inde (%12) E.coli (101-103 kob/g), 3'ünde (%5) ve 16'sında (%17,4) koagülaz (+) S.aureus (102-105 kob/g), 1'inde (%1,7) ve 2'sinde (%2,1) sülfit indirgeyen anaeroplar (101-102 kob/g) tespit edilmiştir. Ayrıca, B.cereus analizi yapılan toplam 52 adet örneğin 5'inde (%9,6) B.cereus (102-105 kob/g) saptanmıştır. Örneklerin hiçbirinde Salmonella spp. varlığına rastlanmamıştır.