Yazar "Pehlivan, Burcu" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 19. Yüzyıl Fransız Resim Sanatında Manzara(Atatürk Üniversitesi, 2021) Pehlivan, BurcuResim türleri içerisinde manzara konusunun Avrupa Resim Sanatı’ndaki oluşumu ve gelişimine bakıldığında başlarda tek başına bir resim konusu olarak ele alınmadığı, ancak figürlü resimlerin arka planında yer alan bir fon vazifesi taşıdığı bilinmektedir. İlk olarak 17. Yüzyıl Flaman resim sanatında başlı başına bir resim konusu olarak işlenen manzara konusu, sonraki dönemde süreklilik göstermemiş olup, yine figürlü kompozisyonların arka planında pasif bir konumda yer almıştır. 18. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren ise İngiliz ve Alman Romantik ressamlarının resimlerinde manzara konusunun tek başına bir resim konusu olarak çalışılmaya başlandığı ve ressamların bu resimler için açık havada ön çalışmalar yaptığı bilinmektedir. Bu doğrultuda 19. yüzyıla gelindiğinde Fransa’da bir grup ressam; Romantik dönem sanatçıların manzara konulu resimlerinden ve bu resimlerdeki çimenlerin parlak yeşil renginden etkilenerek tuvallerini Fransa’nın kırsal kesimlerindeki köyler ve ormanlara taşımaları ile bir açık hava ressamlığı geleneğini de başlatmışlardır. Bu doğrultuda bir araya gelen ressamların sayısı kısa süre içerisinde artış göstermiş ve 19. Yüzyıl Fransa’sında bir manzara ressamları topluluğu oluşmuştur. Fransız resim sanatında Barbizon Ekolü ressamları ile başlayan manzara konusuna eğilim; Realizm, Empresyonizm, Neo Empresyonizm ve Post Empresyonizm gibi sanat akımlarına mensup sanatçıların resimlerinin de temel konusunu oluşturarak 19. Yüzyıl boyunca Fransız resim sanatında bir manzara geleneğinin oluşturulması sağlanmıştır.Öğe “1914 Kuşağı” Sanatçılarının Resimlerinde İstanbul İzleği (Teması)(Dumlupınar Üniversitesi, 2019) Pehlivan, BurcuOsmanlı’nın son ve Cumhuriyet’in ilk yılları arasındaki geçiş sürecinde varlığını sürdürmüş olan ve Türk resim sanatı içerisinde “Çallı Kuşağı” ya da “Türk İzlenimcile ri” olarak da isimlendirilen “1914 Kuşağı”, Sanayi-i Nefise Mektebi Alisi’ndeki resim eğitimlerinin ardından Paris’de Academie des Beaux Arts’a resim eğitimi almak üzere gönderilmiş , ancak Birinci Dünya Savaşı’nın başlaması ile bu eğitimlerini yarıda bırakarak yurda geri dönmek durumunda kalmış olan sanatçı topluluğudur. 1914 yılına denk gelen bu geri dönüş tarihlerinden dolayı, Türk resim sanatı içerisinde “1914 Kuşağı Ressamları” ismini almışlardır. İbrahim Çallı, Namık İsmail, Nazmi Ziya Güran, H. Avni Lifij, Feyhaman Duran, Mehmet Ruhi Arel, Sami Yetik ve Ali Sami Boyar grubu oluşturan isimlerdir. Paris’te aldıkla rı resim eğitimi sonucunda akademik bir çizim yetkinliğine ulaşan bu sanatçılar, o yıllarda tanıştıkları İzlenimci resim anlayışından da etkilenmeleri ile resimlerinde desen sağlamlığının yanı sıra İzlenimciliğ in renkçi tavrına da eğilim göstermişlerdir. Bu eğilimleri, ülkeye dönüşleri ile birlikte manzara, portre, ölüdoğa gibi resim türlerinde kendilerine özgü bir biçem(üslup) ile vücut bulmuştur. Özellikle açık havada gerçekleştirdikleri manzara türü resimlerinde mekân olarak İstanbul ve çevresini seçmişlerdir. Açık havada tek seferde gerçekleştirdikleri küçük boyuttaki yağlıboya resimleri, sonrasında yaptıkları ayrıntılı çalışmalar ile İstanbul’un sokakları, evleri, tarihi yapıları, sahilleri ve boğaz görünümleri günün her saatinde, her haliyle “1914 Kuşağı” sanatçılarının en gözde konuları olmuştur. Geçmişte n günümüze birçok sanatçının resmine konu olan ve olmaya devam eden İstanbul teması, “1914 Kuşağı” sanatçılarının bakış açıları ve yorumları bağlamında plastik dille betimlenmiş ve belge niteliğin de sanatsal üretimler olarak günümüze miras kalmışlardır.