Kızıl, CevdetBatıbay Tünaydın, İremKeskin, Eyüp2024-03-202024-03-2020221307-5063https://hdl.handle.net/20.500.12662/4557Madeni paraya ilk olarak Anadolu medeniyetlerinde milattan önce 7. yüzyılda rastlanmıştır. Parayı ilk icat edenler ise Lidyalılardır. Kâğıt para ile ilk izlere ise milattan sonra (M.S.) 7. yy. ’da Çin’de rastlanmaktadır. Bu tarihten kripto para kavramının ortaya atıldığı 2008 yılına ve kripto paranın ilk kullanıldığı 2009 yılına kadar para, merkezî bir yapıda hüküm sürmüştür. İlk kripto para olan Bitcoin’in arkasında ise merkezî olmayan ve bağımsız bir finansal varlık fikri yatmaktadır. Dolayısıyla, Bitcoin ve altcoinlerle birlikte paranın tarihinde de bir dönüm noktası tecrübe edilmiştir. Kripto paraların popüleritesini artırmasıyla birlikte, muhasebe bilimi açısından doğru bir şekilde değerlendirilmeleri de şart olmuştur. Bu çalışmada; muhasebe, paranın tarihi, blok zinciri (blockchain) teknolojisi ve kripto paralara genel anlamda değinilip giriş yapıldıktan sonra detaylı bir literatür taraması gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın uygulama kısmında kripto paraların muhasebeleştirilmesine ilişkin yevmiye kayıtları öneri olarak sunulmuştur. Uygulama kısmını takiben, sonuç ve öneriler üzerinde durulmuştur. Araştırma, kripto paraların muhasebeleştirilmesi hususunda henüz standart ve evrensel bir yöntemin bulunmadığını göstermektedir. İlgili literatür kapsamında, kripto paralar tek düzen hesap planı ve vergi usul kanunu açısından Kasa, Diğer Stoklar, Diğer Mali Duran Varlıklar, Diğer Menkul Kıymetler, Diğer Maddi Olmayan Duran Varlıklar, Diğer Hazır Değerler ve Nazım Hesaplar altında muhasebeleştirilebilmektedir. Türkiye Muhasebe Standartları (TMS) ve Türkiye Finansal Raporlama Standartları açısından ise kripto paralar TMS 38, TMS 2, TMS 21 ve TFRS 13 çerçevesinde muhasebeleştirilebilir.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessMuhasebeFinansBlok ZinciriKripto Para ve BitcoinMuhasebe Perspektifinden Kripto Para BirimleriArticle10.18221/bujss.11167909728015