Ataseven, Füsun BilirYenigül, Anıl2024-03-132024-03-1320191301-41452687-2846https://search.trdizin.gov.tr/yayin/detay/341679https://hdl.handle.net/20.500.12662/2599Dünyada en çok okunan eserler arasında yer alan Küçük Prens, Hemşinceye Bidzig Pirens adıyla çevrilmiştir. Buçalışmada amaç, ilk olarak, çevirinin önemli bir rolünü ortaya çıkarmak, kaybolmakta olan dil ve kültürün sesiniduyurarak hayatta kalmalarını sağlamak konusunu tartışmaya açmaktır. Sonra, çevirmenin tercihleri açısındanözellikle sözcükler düzeyinde, eser üzerinde yapılan incelemelerde görülen yapısal değişiklikler üzerinde durmaktır.Bu gözlemlenen değişiklikler, Hemşincenin melez yapısını da ortaya çıkarmaktadır. Yöntem olarakGérard Genette’in yan-metinsellik kavramları izlenecek ve betimlemeyle sınırlı kalınacaktır. Hemşincenin veHemşin kültürünün korunması açısından önem taşıyan söz konusu çeviri eser, yan-metinsel ögeler açısındandeğerlendirilecek ve bu bağlamda, eserin ön ve arka kapağı, önsözü, notlar, açıklamalar, eklemeler, resimlervb. ögeleri incelenecektir. Çevirmenin erek metindeki birtakım tercihlerinin de Hemşincenin özgün yapısınımelezleştirdiği, dolayısıyla dil ve kültür ögelerinin özgün şekilleriyle gelecek nesillere aktarılmasının engellendiğisöylenebilir mi? Bu arada, Türkçe’nin resmi dil oluşu nedeniyle Hemşinceyi yıllar içinde nasıl melez biryapıya dönüştürdüğü de ortaya çıkmaktadır. Bu durum, ister istemez kültüre yansımakta ve koruma altınaalınmazsa, bir dilin ve kültürün hızla asimile olarak kaybolduğuna şahitlik etmek durumunda kalınabilecektir.Diğer bir deyişle melez yapı, kaybolmakta olan bir dil için bir tehlike oluşturmakta mıdır?trinfo:eu-repo/semantics/openAccessİlk Hemşince Kitap Çevirisi: Bidzig PirensArticle152613416792019