Günay, İbrahım Emre2025-03-092025-03-0920241309-48152822-6852https://doi.org/10.56074/msgsusbd.1558332https://search.trdizin.gov.tr/tr/yayin/detay/1283375https://hdl.handle.net/20.500.12662/4756Bu makale, Jacques Rancière’in estetik anlayışını ve onun sanat ile siyaset arasındaki ilişkiye dair geliştirdiği “estetik rejim” kavramını ele almaktadır. Rancière’e göre, estetik yalnızca güzel ile ilişkilendirilen bir kavram değil, duyulurun dağılımını düzenleyen bir rejimdir. Bu rejim, sanatın ne olduğunu ve ne olmadığını tanımlamanın ötesinde, ortak dünyadaki nesneleri, imgeleri ve bedenleri yeniden düzenleyerek algılarımızı ve tutumlarımızı şekillendirme kapasitesine sahiptir. Makale, çağdaş sanat pratikleri ve siyaset arasındaki girift yapıyı tartışırken, bedenin ve sanat eserinin estetik rejim içindeki benzer paradoksal konumunu da inceler. Rancière’in estetik rejim kavramı, bedenin özne olma potansiyelini nasıl barındırdığını ortaya koyar. Estetik ve siyasetin kesişim noktasında bedenin özneleştiği süreçler, makalenin temel argümanlarını oluşturur. Bu bağlamda makalede, estetik rejimin yalnızca sanatı değil, bedenin algılanma biçimlerini de nasıl etkilediği incelenecek ve bu algılama biçimlerini şekillendiren unsurların ortaklığı vurgulanacaktır.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessBedenAisthesisEstetik RejimJacques RanciereEstetik ve Siyaset İlişkisinde Bir Paradoks Olarak BedenArticle10.56074/msgsusbd.15583326230441283375